dünya sağlık örgütü

Öğrenci terörü

Öğrenci terörü 150 150 dolunay

Geçtiğimiz hafta 15 yaşındaki öğrencinin öğretmenini bir hiç uğruna öldürmesi hepimizi dehşete düşürürken, aynı zamanda da çok derin bir sorgulamaya neden oldu.

Hangi unsurlar 15-16 yaşındaki bir genci/çocuğu katil yapar? Dünya Sağlık Örgütü, 18 yaşına kadar olan tüm bireyleri çocuk kabul eder. Yani bir çocuk, bir katile ve bir suç makinesine nasıl dönüşür? Ne tür etkiler bir çocuğu katil yapar?

Bu olayda 15 yaşındaki çocuğun ruh sağlığının normal olmadığı ortada. Ergenlik döneminde olması bu suçu işlemesini tetikleyen unsurlardan sadece biri olabilir. Ergenlik, çocuğun yarınını pek düşünmediği, duygu kontrolünün kısıtlı olabileceği, fevri ve kişisel davranışların çok fazla görüldüğü, ruhsal iniş ve çıkışların sık yaşandığı, kendini kanıtlamaya çalıştığı, her şeyi yapabileceğini zannettiği bir dönemdir. Bazı ergenler bu dönemi zor, bazıları nispeten daha rahat geçirir.

Ergenlik bu tür davranışların ortaya çıkmasında etkili bir unsur olurken, diğer ve çok daha önemli başka bir unsur da ailesel faktörlerdir. Yaşadığı evde şiddet var mı yok mu, anne babasıyla iletişimi nasıl, anne –baba arasındaki iletişim nasıl, kaç kardeşler? Şiddet bu çocuk ve aile için doğal mı, kendini ifade etmek için kendini kanıtlamak için şiddeti mi kullanıyor? Bu saldırının neden olan etkenlerini anlamaya çalışmak için bunun gibi daha pek çok sorunun cevabını bilmek gerekir.

Başka bir etken; interneti ve cep telefonunu kullanma yaşının 5-6 yaşlarına düştüğü ülkemizde, buna bağlı pek çok sorunun da kendini göstermesidir. Yalnızlaşma, empati kuramama, her şeyi yapabileceğini zannetme, şiddetin normalleşmesi, insani değerlerin kısıtlı gelişmesi, aklı yeterince devreye sokamama, gerçekliğin yitirilmesi, iletişimin yok olması vb.

Etkileyen unsurlardan bir tanesi de eğitim sisteminin ve okulun, çocukların ruh sağlığı üzerindeki etkisidir. Okullardaki sınıf kapasiteleri, rehberlik servisinin yeterli olup olmadığı, çocukların okulla ilişkileri bu tip durumların yaşanmasında etki oluşturabilir. Ve tabi ki şiddet eğilimi olan çocukların kontrol edilebileceği, onlara yardım edilebilecek bir sistemin olmaması.

Bir başka etken de toplumdur. Toplumda gördüğümüz iletişim modeli hepimizi etkiler. Şiddet sanki çok normal bir iletişim yolu gibi gösterilmektedir. Şiddetin bu kadar normalleştirildiği ve şiddete karşı duyarsızlaştığımız bir ülkede ne yazık ki bu tür olaylar olmaya devam edecektir.

Ayrıca çocuğun psikiyatrik bir sorunu olup olmadığı da üzerinde durulması gereken başka bir unsurdur.

Evde şiddet görmek, dayak, tehdit, çocuğu yok saymak ya da her istediğini almak, çok kontrol etmek ya da hiç etmemek ciddi sorunlara davetiye çıkarır. Anne babaların çocuklarıyla etkili şekilde ilgilenmeleri, gözlemlemeleri, gördükleri sorunları okulla paylaşmaları ve çözümü öğretmen, rehber öğretmen, öğrenci ve velinin de katılımıyla aramaları en doğru olanıdır.

Okullarda bu tür şiddet olaylarının durdurulması için olaylar henüz oluşmadan, koruyucu ve önleyici çalışmaların, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılması da çok büyük önem taşımaktadır.

Öğrencilerin ve öğretmenlerin ruh sağlığı ve can güvenliği için eğitimde de çok ama çok yere dokunmak lazım.

Çok ilginç ve zorlayıcı bir dönemden geçiyoruz. Akıllara zarar bir yer burası… İnsanlarının birbirine güveninin giderek azaldığı, öğretmenin öğrencisine, annelerin çocuklarına, arkadaşların arkadaşlara güveninin giderek azaldığı ve kuşku duyduğu bir dönem. Nasıl böyle olduğumuz apayrı ve sinir bozucu bir konu. Bu süreci nasıl en hayırlı şekilde geçirebileceğimiz ise ayrı bir konu!

Bu dönemi zor da olsa dinginliğimizi koruyarak, içimizde insana dair inancımızı, sevgimizi ve güvenimizi hep hatırlayarak geçirmemizi diliyorum…

Bu geçiş döneminde aklımızda olsun: “Ne varsa alemde, o vardır ademde.”

Sevgiyle…

 

Parafililer (Cinsel sapmalar)

Parafililer (Cinsel sapmalar) 150 150 dolunay

Parafili yani cinsel sapmalar, bir başka deyişle olağan cinsel uyaranların dışındaki unsurlarla cinsel haz ve doyum sağlanması. Daha da anlaşılması için bir kaç örnek verelim:  Eksibisyonizm (teşhircilik), voyerizm (röntgencilik), sadizm (acı çektirmekten keyif), mazoşizm (acı çekmekten keyif), pedofili (bebek ve çocuklara ilgi), fetişizm…gibi. Yani; parafililer nesneleri, kendinin veya cinsel eşinin acı çekmesini, çocukları veya onay vermeyen kişileri içeren tekrarlayıcı, yoğun cinsel uyarılma yaratan fantezi, dürtü veya davranışlar olarak tanımlanır.

Bireylerin cinsel sapmalara benzer fantezileri olabilir ancak parafili tanısı alması için sık tekrarlanması ve yapmadan durulamayan davranışlar haline gelmesi gerekir. Parafililer çoğunlukla erkeklerde görülür.

Genellikle birden fazla parafili bir arada görülebilir ve bu tip kişilerde kişilik bozukluğu veya başka psikiyatrik hastalıklarda görülebilir. Cinsel suç işleyenlerde en az 2 parafiliye rastlanır. Bununla birlikte parafilik davranışlarının bir kısmı yasal değildir ve ağır cezalar söz konusudur. Örneğin; çoğumuzun tüylerini diken diken yapan pedofili gibi… Sürtünmecilik, röntgencilik, teşhircilik gibi…

Birkaç parafiliyi detaylandıralım isterseniz… 

Pedofili ; çoğunlukla yetişkin erkeklerde görülür. Cinsel tatmin için ergenliğe girmemiş çocuklarla fiziksel veya cinsel temas yönlendirme durumudur. Çoğunlukla çocuğu tehdit ederek, cinsel ihtiyaçlarını karşılar. Çocuğu okşama, cinsel bölgelerine dokunma, kucağına oturtma ve okşama gibi… Cinsel ilişkiye girmeye zorlama ya da çocuğun hayatına kast etmek, çoğunlukla görülmez ancak pedofilik kişide başka psikiyatrik rahatsızlıklar da varsa bu durumlar söz konusu olabilir.

Pedofili pek yüreğimin dayanabildiği konu değil.

Çocuk pornografisi izlemek de sapma olarak değerlendirilmektedir ve pek çok ülkede olduğu gibi bizim ülkemizde de kanuni olarak suçtur. Bu arada hatırlatmak isterim Dünya Sağlık Örgütü, “18 yaşın altındaki tüm insanlar çocuktur” demektedir.

Teşhircilik: Cinsel doyuma ulaşabilmek için cinsel organını, organı görmek istemeyen başkasına gösterme ihtiyacı. Yani organı gösterilen kişinin bu konuda onayı alınmaz. Teşhirci, cinsel organını başkasına gösterdiğini hayal eder ya da gerçekten gösterir. Bu olmadan kendini huzursuz hisseder ve cinsel haz alamaz. Bu davranış çoğunlukla göstermekle kalır, cinsel ilişkiye zorlamak ya da girme ihtiyacı pek görülmez.

Röntgencilik: Soyunan, cinsel ilişkiye giren kişi ya da kişileri izlemekten cinsel keyif alınır. Çoğunlukla gerçek cinsel ilişkiye girmekten çekinirler ve izlemekten aldıkları zevki cinsel ilişkide almazlar.

Mazoşizm: Aşağılanmaya, işkenceye, cezaya maruz kalmaktan; köleliğe, itaate, hizmete zorlanmaktan cinsel haz alma ve bu yolla orgazma ulaşma.

Sadizm: Aşağılama, işkence yapma, ceza verme, itaat ettirme vb. kullanarak cinsel doyuma ulaşma.

Zoofili: Hayvanlarla ilişkiye girme ve bundan cinsel haz alma.

Podophilia: Ayağa duyulan cinsel ilgi.

Toplam 40’a yakın parafili var. Akıl sınırlarını zorlayan konular var. Zaten parafililer akıl dışı hastalıklar. Tedavileri de bir parça zor! Allah hepimizin aklını korusun eğer akıl sağlığımızda sorun hissediyorsak da lütfen bir ruh sağlığı uzmanında destek alacak cesaretiniz olsun.

Sağlıcakla…